23 Haziran 2011 Perşembe

Ölüm Pornosu


















Geçtiğimiz hafta yirmi ikinci doğum günümdü. Ben pek sallamam bu doğum günü olayını. Arkadaşlarımla birkaç defa kutladım. Onlardan biri bu seneki doğum günümdü. Hediye alıp verme muhabbetinden de haz etmem. Bu sene biraz farklıydı. Kalabalık ve bol hediyeli bir doğum günü geçirdim. Aldığım hediyelerden bir tanesi Chuck Palahniuk'un Snuff(Ölüm Pornosu) kitabıydı. Chuck Palahniuk'un en sevdiğim yazarlardan biri olduğu ve kitabında yasaklanma ihtimali olduğu düşünülünce son derece başarılı bir hediye olduğunu söyleyebilirim. Bu kitap için Merve'ye teşekkürlerimi iletiyorum. 

Kitabın konusu ise şöyle: Cassie Wright önemli bir porno yıldızıdır ve tam altı yüz erkekle seks yaparak bir dünya rekoru kırmak için kamera karşısına geçer. Kitap, sırada bekleyen üç erkek ve Sheila karakterinin ağzından okuyucuya aktarılıyor. Hem bu kısa süreçteki durum göz önüne getirilirken, bir yandan da karakterlerin hayat öyküleri aktarılıyor. 

Aktarmak istediğim önemli notlardan bazıları şöyle: Yazar sonunda okuyucuyu şaşırtma geleneğinden yine vazgeçmemiş. Kitap ilerlerken, yazar sizi birkaç yerde de çok sağlam bir şekilde ters köşeye yatırıyor.  Kitabın dili, her kitabında olduğu gibi, yine oldukça sert. Adından anlaşılacağı gibi çok fazla yerde cinsellikle alakalı birçok kelime ve kelime gruplarına rastlıyorsunuz. Yine not edilecek bir çok cümle, bir şeyleri sorgulamanıza sebebiyet verecek birçok düşünce mevcut.

Yorumlarıma gelince, Chuck Palahniuk'un okuduğum önceki kitaplarını düşününce, Dövüş Kulübü ya da  Görünmez Canavarlar kadar başarılı bulmadığımı söyleyebilirim. Günce'den daha başarılı ama diğer iki kitabın seviyesinde olmadığını söylemek mümkün. Kitap, kısa bir süreci ele aldığı ve birden fazla karakterin ağzından anlatıldığı için akıcı ilerliyor. Kısa olduğu içinde hızlıca bitirmeniz mümkün. Her  kitabında olduğu gibi bunda da dili sert ve kitabın kurgusu biraz kafa karıştırıcı. Bazı yerleri anlamak için birden fazla kez okumanız veya kitabı okuyan bir arkadaşınıza bir şeyler sormanız gerekebilir. Kısacası Chuck Palahniuk seviyorsanız, en kısa zamanda okuyun derim.

Ölüm Pornosu'ndan bahsedip şu son günlerin en gündemde edebiyat konularından, kitapla ilgili soruşturmaya değinmeden olmaz tabi. Bununla ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Chuck Palahniuk, günümüzün en iyi yüz yazarından biri olarak kabul ediliyor. Kitapları onlarca dilde basılıyor. Kendine has bir okuyucu kitlesine sahip. Yeraltı Edebiyatı olarak kabul gören türün en önemli yazarı olduğu bile söylenebilir. Filme çekilip efsane olmuş bir kitabının yanısıra (Fight Club), projesi hazırda filme aktarılmayı bekleyen kitapları mevcut. Kendine has bir tarzı vardır. Okuyucuyu ters köşeye yatırmak, bol eleştiri, sürpriz son, sert kelimeler... Yeraltı Edebiyatı'nın ve dolayısıyla Palahniuk'un kendine ait hayranları, koleksiyoncuları, okuyucuları vardır. Yani kitap okuyan sıradan bir insanın bir Chuck Palahniuk kitabı okumuş olmasını ya da Chuck Palahniuk'u tanıyor olmasını bekleyemezsiniz. Genel olarak Palahniuk'u ve kitaplarını bilen bilir ve alıp okur. Okuyucuları, dilinin sert olduğunu, kelimeleri kullanırken yumuşatmaya gitmeyeceğini bilir, bundan hoşlanır ve kitabı bunları bekleyerek okur. Dolayısıyla Yeraltı Edebiyatı'na ait bir kitapla ilgili bu tarz bir soruşturma açmak ne kadar doğru tartışılır. Kitabın çevirmeninin karakolda gördüğü muameleyi tartışma gereği bile duymuyorum. 

Pornografik içerikle ilgili de bir şeylerden söz etmek istiyorum. Birincisi, eğer söz konusu bir kitapsa, insan kendi parasıyla, anne baba gözetimi olmadan kendi kitabını alacak yaşa geldiğinde, aklı çoktan cinselliğe erecek yaşa gelmiştir ki bence bu yaş Türkiye'de on beşe falan tekabül eder. Belki uygulama olarak yabancıdır ama okuduğuyla ahlakı bozulmayacak kadar aklı ermeye başlamıştır. İkincisi, herkes cinsel hormonları harekete geçmeden önce mutlaka cinselliğe yönelik bir yazı ya da görüntüyle karşılaşmıştır. Bu durumda verilen tepki, ya utanma olur ya da içerik daha sertse mide bulantısı olur diye düşünüyorum. Roman okumaya ilkokulda başlamıştım ve erken yaşta okuduğum bir kitapta geçen(yanlış hatırlamıyorsam bu kitap Ramses serisinin ikinci kitabıydı) "Vajina" kelimesinin ne anlama geldiğini babama sorduktan sonra aldığım cevapla utanmış olmam buna iyi bir örnek diye düşünüyorum. Ahlakın bozuldu mu, ruh ve akıl sağlığın etkilendi mi, aile yapınıza ters düşen bir konu muydu diye soracak olursanız, açıkçası hiç sanmıyorum. Pornografi ya da o paralelde bir içerik ahlak, ruh ve akıl sağlığı bozma, aile yapısına  olumsuz etki etme vb. şeyler sıralaması yapılsa, kendine yer edinme konusunda geri planda kalır benim fikrimce. Pornografi bir yana, bir şeylerin sansürlenip, yasaklanması söz konusuysa, Orta Doğu'da devam eden savaşın görüntüleri mi, yoksa Kemal Sunal'ın sürekli kullandığı "Eşoleşşek" kelimesi mi daha fazla sansürü hak eden yayınlar onuda sizin değerlendirmenize bırakıyorum...

2 yorum:

  1. Bende kitabı bitirdikten sonra "Çak Palayuuk kendini bozmuş yoa" diyenlerdenim ama sakin kafayla düşününce de, bi Dövüş Kulübünün bi Görünmez Canavarlar'ın yazılamamasına pekte şaşırmamamız gerektiğini anladım. Herif makine değil ki, o tür kitaplarda bi' insanın başına kaç defa gelebilir. Çok görmemek lazım, yazı için tebrikler.

    YanıtlaSil
  2. bu adamın görünmez canavarlar , ölüm pornosu , ninni ve tabi ki dövüş kulübü kitaplarını okudum. oldum olası cok over-rated oldugunu dusunurum.

    YanıtlaSil